Şehir Konuşmaları: Kent Belleğinin İzinde

Bir kentin belleğini korumak ne anlama gelir? Bu bellek nasıl inşa edilir, nasıl aktarılır, nasıl kaybolur? İstanbul gibi çok katmanlı bir şehirde belleğin izini sürmek neden önemlidir ve bize hangi süreklilikleri, hangi kopuşları işaret eder? Bu soruların peşinden koşan şehir konuşması, kentsel belleği yalnızca geçmişi kaydetmenin bir yolu olarak değil, şehrin bugünüyle ve geleceğiyle kurulan dinamik bir ilişki olarak ele alıyor. Merin Sever ve Ceren Sungur, kentsel sürekliliklerin dönüşerek varlığını nasıl sürdürdüğünü, kopuşların hangi bağlamlarda ortaya çıktığını ve bu boşlukların nasıl okunabileceğini tartışmaya açıyor. Söyleşi, mevcut durumu tespit etmenin ötesine geçerek kentin belleğini canlı tutmak için neler yapılabileceğine dair ortak bir düşünme ve çözüm arayışı zemini sunuyor.